İkibinsekizin yaz sezonuna girerken gerek gidilecek konserlerin heyecanı gerekse havaların ısınmasının yarattığı sokaklara taşma isteği müzikal açıdan benliğimizi hırpalamakta. Bununla birlikte yeni albümleri dinliyoruz ve coşuyoruz.
Şimdi aşağıda bir iyi-kötü değerlendirmesi yapacağım yeni albümler hakkında.
Beğendiklerim arasında ilk gözüme çarpan Mick Hucknall'ın henüz çıkarmadığı ama mp3üne Atıl sayesinde konduğumuz Tribute To Bobby albümü var, ki Simply Red'in bu kırmızı adamı bence blues konusunda çok daha başarılı. İkinci olarak Cyndi Lauper'ın Madonna'nın izinden gittiği Bring Ya To The Brink albümü var ki oda daha çıkmadı sanırım. Fakat Madonna'nın Hard Candy'sinden daha güzel olduğu kesin ! The Best Of Joy Division punk'ı evlerimize geri getirirken tekdüze ritmleri alt etmek için hemen hoperlörlerimize Joe Satriani'nin ismi çok uzun olduğu için yazmak istemediğim fakat Aşık Veysel adlı şarkısını da barındırdığı son albümü koyuluveriyor. Akabinde ve detayında Duran Duran'ın rapçilerle çıkardığı rezaletide unutmayalım bu güzelliklerin içerisinde.
Mark Knopfler'ın Kill to get Crimson albümü yine bir önceki Shangri-La albümü tadında ve tonunda güzel bir ziyafet niteliğinde. Radiohead'in In Rainbows'u veya R.E.M'in Accelerate albümleri yine yapılmış olanların devamı gibi nedense. Ayrıca Peter Gabriel'in Big Blue Ball adlı uzun süredir üzerinde çalıştığı albümü gayet başarılı dünya müzikleri sentezliyor. Michael Schenker'in eski solistine kavuşmasını kutladığı son albümü In the Midst Of Beauty ve Whitesnake'in Good to be Bad'i 2008e gelinmesine karşın grupların fazla yol alamadıklarını gösteriyor malesef ! Fakat bunlardan farklı olarak Judas Priest'in Nostradamus albümü gayet başarılı. Journey daha öncede bahsettiğimiz gibi Steve Perry'nin boşluğunu doldurmaya çalışıyor halen ve Revelation albümünü piyasaya sundu 2008 yılında.
Herşeye rağmen 2008 rock ve pop müziği açısından üretken bir yıl olmaya devam ediyor. Ülkemizde üretkinlikten nasibini aldı ve birçok sanatçıyı dünya turnesi kapsamında ağırladı. Aklıma gelmeyen ama dinledikçe yazmaya devam edeceğim daha birçok albüme 2008de kavuştuk. Başka neler vardı ? Beğendiğiniz 2008 albümleri hakkında yazılarınızı bekliyorum
17 Haziran 2008 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
Tabiki Mike Oldfield - Music for Spheres nasıl unuttun hayret :D
açıkçası 2007 ve 2008 albumleri diye ayırmak benim için zor ama siz ayırırsınız artık o yüzden benim aklıma gelen yeni Scorpions, Manowar ve Testament albümleri var.
Scorpions tarz olarak biraz heavy metale kaçmış bu albümünde ama ben şarkıları beğendim açıkçası.
Manowar albmüde tam tersine yavaş bir tarz olmuş ama Viking mitolojisini anlatması açısından hikayesel bir albüm olmuş o yüzden beğendim.
Testament sa bana eski Metallica albümlerini hatırlattığı için çok başarılı buldum.
Mike giderek berbatlaşıyor ondan aklıma gelmemiştir :) satsın o Manor'daki aletleri oyuna yatırsın üç boyutlu... Scorpions'un son albümü 2007 tarihli Humanity Hour I adını taşıyor. Love is War Game Of life gibi şarkılar ilk göze çarpanlardan ve dediğin gibi heavy metal özellikli. Umarım ağustostaki konserde de bolca bu albümden çalarlar.
Yorum Gönder