Evet burda hep erkekler olduğu için yazılarda bu durum kendini gösteriyor ve ben bir ilk yaparak biraz rotayı değiştiriyorum ve aşktan bahsetmek istiyorum. Gayet basit bir şekilde :)
Bu süreci hoşlanma, aşk, sevgi, alışkanlık ve ayrılık ya da hoşlanma, aşk, sevgi ve evlilik olarak devam ettirebiliriz.
Bu hoşlanma süreci, gençler birbirlerini gördükleri anda ya da zaman ilerledikçe başlayabilir. Ve bu gençler zaman geçtikçe salaklaşırlar, gözleri birşey görmez, herşey tozpembedir onlar için. Zamanla bu durum aşka dönüşür ve herşey daha da güzel olur. Herkes çok iyi, mükemmel, birbiriyle ilgili, kavga ne kelime tartışma bile olmaz aralarında.
Bu süreci hoşlanma, aşk, sevgi, alışkanlık ve ayrılık ya da hoşlanma, aşk, sevgi ve evlilik olarak devam ettirebiliriz.
Bu hoşlanma süreci, gençler birbirlerini gördükleri anda ya da zaman ilerledikçe başlayabilir. Ve bu gençler zaman geçtikçe salaklaşırlar, gözleri birşey görmez, herşey tozpembedir onlar için. Zamanla bu durum aşka dönüşür ve herşey daha da güzel olur. Herkes çok iyi, mükemmel, birbiriyle ilgili, kavga ne kelime tartışma bile olmaz aralarında.
Tabi bu durum kızlarda farklı erkeklerde farklı gösterir kendini. Ama kızdan kıza erkekten erkeğe de farklılıklar olur.
Eğer işin gücün, bir uğraşın yoksa karşı tarafa adarsın kendini, sürekli onu düşünürsün, bütün planlarını ona göre yaparsın ve çevreni pek de önemsemezsin. Bu kız için de erkek için de geçerli bir durumdur. Ama eğer karşı taraf boş değilse, diğer taraftan gördüğü ilgiyi aynı şekilde gösteremeyecektir. Çünkü onun yapması gereken başka şeyler de vardır. Böylece diğer kişi sürekli ilgi beklemek durumunda kalacaktır.
Ve böylece zamanla güzel geçen birkaç aydan sonra sorunlar çıkmaya başlayacaktır: tartışmalar, kıskançlıklar, yasaklar, zamanla biraz da ilgi azalması ...
Eğer bu aksilikler düzenli olarak devam ederse bu iş biter ama sorun halledilirse devam edebilirler. Bu durumda saygı, karşılıklı anlayış ve sabır en önemli olanı. Eğer bunlar yoksa sevgi olmaz. Çünkü bir ilişkiyi yürütmek zor, herkes istediğin gibi değil sonuçta ;-)
4 yorum:
Hayat için çok yüzeysel ve sıkıcı bir konu bana göre. Kadınların veya erkeklerin başka bir gezegenden geldiğine ve Aşk'ın herkesin hayattı yalnız bir kere yakalanabileceği şiddetli biyokimyasal bir rahatsızlık olduğuna inanıyorum.
aşk dediğin şey hakkında yazarak bitirdiğim bir kaç defterim var sanırım bi yerlerde (;> özetleyecek olursak birini gördüğünde midende bir şeyler düğümleniyorsa, ne yanında durabiliyor ne de uzaklaşa biliyorsan, dilin tutuluyor konuşamıyorsan yada nefes alamıyorsan, tebrikler artık hayatta apayrı bir contrast yakaladın demektir(;>
Ya bu aşk denilen şey ne acayip bişey. Çağlar boyunca insanoğlu (beşer) bu kavramın üstüne birbirini yedi ama hala net bi tanım yok ortada. Ben aşkı üreme içgüdüsü olarak tanımlıyorum. İtiraz edenleriniz olabilir. Olmalı da.
Galiba bu da birleşik olacaktı. Pardon
Yorum Gönder