5 Nisan 2013 Cuma
20 Dakika (Dizi)
DERLEME'de pek fazla dizi yazısı yazılmadı. Bu konuya katkım olsun istedim ve yazı yazacağım bu boş vaktimi güzel bir yerli yapım ile değerlendirmeye karar verdim.
Behzat Ç. ve İşler Güçler'i bitirme kararı alan Star TV bugünlerde "Total" izleyici kitlesi dışına yönelik elindeki tek yapım olan 20 Dakika'yı hala muhafaza ediyor. Kısa zamanda yayından kaldırılır düşüncesi ile ilk bölümünden izlemeye başladığım dizi 13. bölümü geride bıraktı ve tam gaz devam ediyor.
Başrollerini İlker Aksum ve Tuba Büyüküstün'ün paylaştığı dizi, ülkemizde senaryosu kitap veya uyarlama olmayan değişik bir tür. Ancak dizinin ana konusu 2010 yapımı ve başrollerini Russell Crowe ve Lara Brennan'ın paylaştığı "The Next Three Days" filmi ile aynı. Fakat tabi film, bu dizinin özeti gibi.
Dizinin konusunu birkaç paragrafta anlatalım;
Karısı Melek'in pasta dükkanı ve tarih öğretmeni maaşı ile evini geçindirmeye çalışan mazbut ve kanunlara saygılı birazda ezik Ali Halaskar ve çocukları Duru ve Yağız'ın, bir gece evin polisler tarafından basılıp Melek'in gözaltına alınmasıyla hayatları altüst olur. Melek'e yapılan suçlama, eski İstanbul belediye başkanı ve şimdinin karanlık işlerinin multi milyoner adamı Necmettin Solmaz'ın estetisyen oğlu Kerem'in muayanehanesinde sekiz yerinden bıçaklanarak komaya sokulmasıdır.
Hayatları bir gecede cehenneme dönen Halaskar ailesi, Melek'in hapse girip 20 yıl hüküm giymesi ile darmadağın olur. Ali, karısına yapılan bu çirkin iftiranın asıl sorumlusunu ve katili bulmak için kolları sıvar. Necmettin başkan ise hapishanede bile Melek'e işkence yaptırmakta, parası ve tanıdıkları ile Halaskar ailesini adeta harap etmeye çalışmaktadır.
Karısının üzerine atılan iftirayı kolay kolay temizleyemeyeceğini anlayan Ali, Necmettin başkan ve yandaşları ile ilgili karşı koz elde etmeye çalışır. Fakat karşısında gerekli tüm hakim, savcı hatta hapishane müdürüne kadar eli uzanan muazzam bir mafya gücü olan "Necmettin Başkan" vardır.
Karısını temize çıkarma işinin uzayacağının ve öğretmenliğinde elinden kayıp gideceğini anlayan Ali, çareyi karısını hapisten kaçırma fikrinde bulur. Akabinde eski bir hırsız ve hapishaneden sekiz kere kaçmış efsanevi kilit açıcı "Kedi" ile tanışır. Kedi hapisten karısını kaçırması için Ali'ye yardımcı olacaktır, fakat karşılığını misli misli ister.
Başından beri Melek Halaskar dosyasını inceleyen cinayet büro komiseri Ozan Çevikoğlu ise Melek'e verilen hükmün yanlış olduğunu ve katillerin halen dışarıda olduğuna emin olarak kapanan dosyayı araştırmaya devam eder.
Kedi'nin kızı Kuzgun'un Ali'ye aşık olması, komiser Ozan'ın Melek'e aşık olması, Ali'nin küçük kızı Duru'nun Necmettin Başkan'ın torununa aşık olması, dizinin bir türk dizisi olduğunun ve hedeflenen izleyici kitlesinin ne kadar geniş olduğunun bir göstergesi olup senaryoda bambaşka kapılar açar.
Son söz;
Senaryo yapısı olarak, Melek'in hapishanede tanıştığı karakterler, Başkan'ın kolunun uzandığı kilit kişiler, çocuklar, dede, babanne ve birçok yan karakter barındırdığından oldukça zenginleştirilip her bölüm ayrı bir heyecana gebe kalması sağlanmaktadır. Ayrıca her bölümün sonunda 20 kasım 2012 yani cinayetin işlendiği güne flashback yapılıp seyirciye yeni bir bilgi verilmesi heyecanı arttırmaktadır. Buna ek olarak mazbut ve başını belaya sokmaktan ömür boyu kaçınmış Ali'nin nasıl bir kanunsuz gözükara birine dönüştüğünü oldukça başarılı oyunculukla perçinlemiş bir dizi kanımca.
Son olarak, her bölümün ismini İstanbul'da yatan ve çoğumuzun hikayesini bilmediği tarihi mekanlardan alan dizi, bu hikayeleri bölüm içerisinde tarih öğretmeni Ali'nin ağzından en dokunaklı veya en heyecanlı sahnede anlatmaktadır. 1. bölümden itibaren izlenmesini tavsiye eder, hepinize iyi seyirler dilerim.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder