23 Ekim 2008 Perşembe

Yolcu - Absent 21.10.2008


21.10.2008 tarihli salı akşamı, her zaman ki başlayan bir zodiac akşamıydı :). Levent'in ben serkanla zodiac a gidiyorum demesi benim leventle kızılaya inişimiz sonrasında bende geleyim madem diyişim, Serkan'ın yoldan geçen Onur'u görmesi sonucunda arkasından bağırarak Zod çağırışımız, Onur'un acelem var deyip sonrasında bari biraz oturayım demesiyle kara ası tamamlamamızla başladı. Saat 8:30 gibi zoddan kalkıldı ve eh artık eve dağılalım denirken bir anda hadi yolcu birer bira daha içelim sonrasında herkesin aklının çelinmesi üzerine Yolcu'ya geçildi. (Yolcu pek kalabalık değildi) Muhabbet devam ederken saat 9:30 gibi bir grup geldi isimleri Absent miş sonradan öğrendik... ilginç yanları bir klasik elektro bir violansel(Yanlış yazmış olabilirim) ve bir bayan vokalden oluşmalarıydı. Çalmaya başlamalarından önce geçen muhabbet özet tabii

Aramızdan biri(kimdi hatırlamıyorum): Abi Johnny B çalsana ne güzel olur dimi...
Onur: Johnny B çalarlarsa şuradan koşarak uzaklaşırım :)
Hepimiz : Hadi canım sende olmaz öyle şey....

ve sonuç
Vokalist: Evet Johnny B ile başlıyoruz ....:D

doğal olarak hepimiz Onur'a baktık ama koşmadı....:D

Grup hakkaten güzel şeyler çaldı ;

Johnny B
Change of heart
Wasting Love
Master of the wind
Temple Of The King....

(Levent, Serkan ve Onurdan listenin devamını bekliyorum..:D )

21 Ekim 2008 Salı

Olması gereken bumudur?

Bazen bazı insanları gereğinden fazla önemsiyoruz. Gereksiz yere onların fikirlerine danışıp gereksiz yere değer veriyoruz. Karşı taraf bunun farkına bile varamadan size gerektiği değeri vermeyip veya veremeyip, yanlış bir değerlendirmede bulunuyor. Askerlik zihniyetinde olan insanlar bunlar, asker oldukları için değil. Ama kendilerini çok yoğun gören bu yoğunluğun içinde kaybolduklarını düşünenler. İnsanları bir birinden ayırmadan herkese aynı şekilde davranan insanlar. Laflarını bilmeden konuşan, kime ne diyceğini kestiremeyen insanlar.

Bunlardan uzaklaşmak ise bizim gibi herkese ayrı davranan insanların boynunun borcu veya ne kadar yakın olsada onlara gereken mesafeyi koymakta başka bir alternatif.

17 Ekim 2008 Cuma

Serzeniş

Merhaba arkadaşlar,

Herkesin geçmiş bayramını kutlamakla birlikte, sağdaki şu pollun yerine yeni bir poll koyarsanız çok sevinirim. Bayram biteli günler oldu. Kaldırın şunu. Yok eğer bahsettiğiniz önümüzdeki kurban bayramıysa neden oy veremiyoruz buna?

Saygılarımla

16 Ekim 2008 Perşembe

The Incredible Hulk - 2008

Edward Norton ve Liv Tyler ile güçlü bir kadro oluşturmuşlar, Tim Ruth ve William Hurt ile desteklemişler. Bruce Banner bir test sırasında gama ışınına maruz kalır ve Hulk olur(çok net). Bir kaçma ve kovalamaca içerisine girerler. Bruce kaçar general kovalar. Sonra general kaçar Hulk kovalar. Bu filmi film yapan efektlere gelicek olursak eğer, bir önceki hulk filminden daha başarılı efektler kullanılmış. Daha gerçek ve hoş durmuş ama tabi beklendiği kadar değil. Hulk konusundaki beklentimiz daha iyi bir filmken onu verebilmekten çok uzaklar. Her ne kadar Edward Norton ve Liv Tyler filmi biraz daha üst seviyeye çıkarmaya çalışmışlarsada harikadan çok uzaklar. Sonuç olarak üstüne çok konuşulcak bir film değil ama 1 kere izlenebilir işte. Oda meraktan.

15 Ekim 2008 Çarşamba

No Country for Old Men - 2007

Ben genellikle bu oscarlı yapımları beğenen biri değilim. Bu filmide nerde bulmuşlar uuuu çok kötü diyen biriyimdir. Ancak bu film, güzel bir film. Uzun zamandır elimin altında olmasına rağmen yeni izleyebildim. Daha doğrusu izlememek için çırpındım, biraz durağan bir film havası vardı, pek bir hareket yoktu gibiydi filmde. Ama filmi izledikten sonra daha doğrusu izlerken bu fikrim değişti. Tamam durağan ve yavaş bir film ancak anlatılmak isteneni çok net çok rahat bir şekilde vermiş, gereksiz müzik yada ses efekti yok. Film nasıl gerçekleşmiş ise yalın haliyle buluyoruz.

Konusu amerika pek bir geniş ya hani bu genişlikte çok çok alan boş olduğundan dolayı, Llewelyn Moss dağda geyik avlamaya çıkmışken bir uyuşturucu ticareti yaparken öldürülmüş bir grup adamla karşılaşır. Parayı bulup kaçar ve parayı elinde tutmak için bir kaçma kovalamacının içerisinde bulur kendini. Özellikle kovalayan kötü adam rolündeki Javier Bardem başarılı ve etkileyici bir psikopat katil rolünü üstlenmiş. Devamlı bir kaçma kovalamaca olmasına rağmen durağınlığından da ödün vermeyen bir film olmuş. Hareketli olması gereken sahneleri kısa kestiklerinden veya göstermediklerinden olayın dramatize edilmiş kısmı ön plana çıkmakta. Nitekim izlenilmesi gereken bir film olduğunu düşünüyorum.

10 Ekim 2008 Cuma

Kuantum Şifreleme Tekniği


Avusturya da, viyana da 200 km fiberoptik kablolama kullanılarak oluşturulan bilgisayar ağı kuantum şifreleme tekniği ile korunuyor.
Kuantum kriptografi tekniği temel bir fizik kanunu olan Heisenberg’in belirsizlik ilkesine dayanmaktadır.Bu ilkeye göre kuantum mekaniğinin temel öğesi olan bir foton’un aynı anda iki özelliği bilinemez. Bu da iletişim kanalında ki bir fotonun klonlanmasını (kopyalanmasını) imkansız hale getirmektedir. Kısacası günümüz teknolojisinde fiber optik ağ üzerindeki bir fotonun yeni bir kopyası çıkarılamaz. İşte kuantum kripto tekniği fotunun bu özelliğinden faydalanarak güvenli bir anahtar iletimi sağlar.Anahtar iletişimi sırasında foton’un baz alınan bir sisteme göre herhangi bir açıyla polarize olma özelliğinden faydalanır. Fotonların dikeyde veya yatayda polarize olması için kristal süzgeç çiftleri kullanılır. Temel olarak birbirne dik olan iki süzgeç seçilir. Rastgeleliği artırmak için birde bu süzgeçlerle 45 derecelik açı yapan ikinci bir süzgeç takımı kullanılır. Kuantum fiziğine göre 45 derecelik polarizasyonlu bir fotun birbirine dik iki süzgeç takımından geçirildiğinde fotunun yeni polarizasyonunun yönü 45 derece olmayacaktır. Peki 0 derecemi yoksa 90 derecemi olacaktır. Bunun kesin bir cevabı yoktur. Ancak her iki polarizasyon yönü içinde olasılık eşittir. Yani 10000 tane 45 derecede polarize olmuş bir fotonu ardarda dikey ve yatay konumda yerleştirilmiş kristal süzgeçlerinden geçirdiğimizde istatistiksel olarak 5000 tanesi dikey yönde 5000 tanesi de yatay yönde polarize olacaktır.Bu yönlerden birisi 0 diğer 1 seçilerek iletişim anlamlı hale getirilir.
İsterseniz bu kadar teknik olmayan bir dille özetleyelim. şayet A kişisi B kişiisine bir mesaj gönderiyorsa ve araya C kişisi girer ve bu mesajı dinlerse ister istemez B ye giden mesajı değiştirmiş olur. bu durum B nin alacağı mesajı hata eşiği üzerine çeker ve A ve B nin iletişimi kesmesine yol açar. iş te geleceğin şifreleme tekniği. derleme sakinleri de bilgilensin. sevgilersaygılar ilgilenen arkadaşlar için ikii link veriyorum;
http://www.ntvmsnbc.com/news/461906.asp
http://tr.wikipedia.org/wiki/Kuantum_kriptografi

9 Ekim 2008 Perşembe

Reklamlar

Genelde ben takılmazdım reklamlara falan, bu görevi gönüllü olarak yürüten insanlar var ancak bu dönemde izlediğim zaman uyuz olduğum reklamları görünce yazamadan veya serzenmeden edemedim. Adamlar 200 tane çocuğu koymuşlar. Ellerinede 3-5 rakam vermişler. Başlarınada başka bir çocuk koymuşlar. Indir – Kaldır yaptırıyorlar. Sonra da ben hazırım diye geliyor bir tanesi. O başlarındaki çocukta gelenin koluna bakıp diyor ki tamam hazırsın gidebilirsin. Bir kaç tanesi daha geliyor hepsinede tamam deyip gönderiyor. Hiç arkadaş sen olmamışsın daha çalışman lazım diyen yok. Hani onuda geçtim reklamın sonunda kaliteli hizmet veriyoruz falan gibi bir yazı çıkıyor(O alınan paraya ben 5 katı kalite beklerim). Bir de çocukları çalıştırıyorlar. Ne kadar kaliteli olabilir ki. Büyüklerin işini çocuklara bırakmıycaksın. Bakın eskiden cellocan vardı. Daha kaliteli bir hizmet vardı. Nerde o eski gsm operatörleri.

3 Ekim 2008 Cuma

Engellenen siteler . . .


Ntvmsnbc nin sayfasındaki habere dayanarak şöyle bir sayı ermek istiyorum 1100 ün üzerinde siteye erişim engellenmiş durumda. bu durumda daha dikatli davranmalıyız. kazara yanış bişi yazarsak blogumuza bütün blogspot kapanır. hatta belki google ın blogspot a sahip olmasından kaynaklı google ı da kapatırlar. aman diim biraz daha dikkat bundan sonra . . .

Peki bu saçma uygulama neden var. sanırım ülkemizin yasaları gereği böle bir saçmalık uygulanıyor. o zaman yapılabilecek iki şey var. birincisi aynen devam yasaklaya bildiğimiz kadar isteyi yasaklayalım, interneti de kaldıralım ülke çapında intra net ağları oluşturalım. Ve dünya ya örnek teşkil edelim. tarih kitapları türkiyeden bahsetsin (;>

İkinci seçenek se yasaları değiştirmekten geçiyor. nasıl daha iyi daha doğru hale getiririz bilmiyorum ama bence şu anki hali gayet yalnış onu biliyorum. Atatürk' e karşı saçma videolar yada yazılar yayınlayan sitelere tepki vermeye karşlı diilim hatta bunların engellenmesini de destekliyorum. çocuk pornosu da gayet suçtur ve engellenmeli hatta bu tarz siteler cezalandırılmalıdır. Ancak internette dolanan bir iki yazı yada bir iki video için büütün interneti yasaklayamazsınız, yasaklıyorsanız özgürlüğü özler bu millet. sevgiler saygılar.