29 Ocak 2010 Cuma

Blade (1998)

90’lı yılların sonunda; liseli yıllarımızda karşımıza çıkmıştı. Siyah deri kıyafetler, güneş gözlüğü, vampirlerin amansız düşmanı blade beyaz perdede ki yerini almıştı. Blade marvel çizgi romanlarının kahramanlarından biridir.
Blade’in hikayesi, hamile bir kadının doğum sancıları başladığı zaman bir vampir tarafından ısırılır. Doğum gerçekleşir ancak anne ölür, bebek ise bladedir. Vampirlerden farklı olarak gündüzleri gezebilen, vampirlerin gücüne sahip, kana olan ihtiyacı da vampirlere benzer ancak normal insanlar gibi yaşlanabilen farklı bir yaratıktır. Blade büyüdükten sonra annesinin intikamını almak ister, bu sebeple de kendini vampirleri öldürmeye, avlamaya adar. Sadık dostu Whistler ise blade için silahlar yapar ve susuzluğunu dindirmek için serum yapımında yardımcı olur.
Zamanında hayran olduğumuz o animasyonlar, efektler artık etkisini yitirmiş. Ancak aksiyonundan bir şey kaybetmemiş. Nostalji için izlenebilecek filmlerden. İyi seyirler.

Olivia Newton John - Physical

Bugüne kadar izlediğim en salak klip diye düşünüyorum. Baktıkça izledikçe geriliyorum. Neyse zamanında Sabrina'yı koymuştum erkekler için, bu da bayanlara gelsin o zaman :D

28 Ocak 2010 Perşembe

Apple - iPAD








Başlıktada da yazıdğı gibi, dün gece itibari ile apple firmasının yeni oyuncağı açıklandı...
Tablet PC teknolojisini gerçekte olması gereken yere getirecek adımı atması açısından sevindirici bir haber olduğuna inanmaktayım.
Tablet pc ler; kullanıcılar için yeni bir teknoloji değil, ancak güncel tablet tablet pclerde kullanıcı bir kalem kullanmak zorunda ve o kalem olmadan makineyi kullanma şansınız yok, kullanmaya kaltığınız zamanda eziyete dönüşmekte idi. Bu nedenle tabletpclerin, olmaları gerektiği tablet pc kullanımı kullanışsız ve gereksiz bir durumdaydı. Buna karşın Apple iPad de böyle bir uygulama yok parmaklarımızla kontrol edebileceğimiz gerçek bir tablet pc karşımızda durmakta. Muhtemelen iphone da olduğu gibi hızlı ve dokunuşlara tepki süresi çok iyi olacağı için gene müthiş bir ürünle karşı karşıya kalacağımıza inanmaktayım...

Özelliklerine gelirsek,

Size and weight

Height:
9.56 inches (242.8 mm)
Width:
7.47 inches (189.7 mm)
Depth:
0.5 inch (13.4 mm)
Weight:
1.5 pounds (.68 kg) Wi-Fi model;
1.6 pounds (.73 kg) Wi-Fi + 3G model

Display
• 9.7-inch (diagonal) LED-backlit glossy widescreen Multi-Touch display with IPS technology
• 1024-by-768-pixel resolution at 132 pixels per inch (ppi)
• Fingerprint-resistant oleophobic coating
• Support for display of multiple languages and characters simultaneously

Wireless and Cellular

Wi-Fi model
• Wi-Fi (802.11 a/b/g/n)
• Bluetooth 2.1 + EDR technology
Wi-Fi + 3G model
• UMTS/HSDPA (850, 1900, 2100 MHz)
• GSM/EDGE (850, 900,1800, 1900 MHz)
• Data only2
• Wi-Fi (802.11 a/b/g/n)
• Bluetooth 2.1 + EDR technology

Location
• Wi-Fi
• Digital compass
• Assisted GPS (Wi-Fi + 3G model)
• Cellular (Wi-Fi + 3G model)

Capacity
• 16GB, 32GB, or 64GB flash drive

Processor
• 1GHz Apple A4 custom-designed, high-performance, low-power system-on-a-chip

Sensors
• Accelerometer
• Ambient light sensor

Battery and Power4
• Built-in 25Whr rechargeable lithium-polymer battery
• Up to 10 hours of surfing the web on Wi-Fi, watching video, or listening to music
• Charging via power adapter or USB to computer system

Input and Output
• Dock connector
• 3.5-mm stereo headphone jack
• Built-in speakers
• Microphone
• SIM card tray (Wi-Fi + 3G model only)

Amerika Fiyatları, (Türkiye de 2000 TL den aşağı satmayacaklar kesin...:( )

16 GB 32 GB 64 GB
Wi-Fi $499 $599 $699
Wi-Fi + 3G $629 $729 $829

27 Ocak 2010 Çarşamba

Dokunmatik Gitar



Evet sevgili arkadaşlarım her geçen gün teknoloji bize yeni bir ürün sunuyor. Bu sefer de gitarı dijitize etmişler dokunmatik bir gitar ile çıkmışlar karşımıza.
Misa Dijital firmasının ürettiği bu dijital gitarda normalde perdelerin bulunması gereken yerde bulunan dijital multi touch bir ekran sayesinse sesi elde ediyoruz. Linux çekirdeği üzerinde çalışan bu alet basit bir midi modülü ile ses çıkışını sağlıyor. Ayrıca cihaz üzerinde bulunan ethernet portu sayesinde SSH üzerinden yada uzaktan bağlantı ile çalınabileceğini söylemekteler.

Videosuna buradan ulaşabilirsiniz...

26 Ocak 2010 Salı

5D Sinemalar

Dünya yeni bir keyifle tanıştı. 5d sinemalar, bildiğimiz tanıdığımız 3d sinemalardan farklı olarak hareket eden koltuklara ve de hava şartlarını çok olmasa da yaşatmasından dolayı bu adı alıyor.
Desertrose ve ben kendimizi bu konuda feda ettik ve Cepa’daki 5d sinemaya gittik. Film başladı bir sağ gidiyoruz, bir sola, ileri, geri falan filan bir taraftan da yanımda daimi gülen biri. Kih kih kih kah kah kah. Bir insan tüm film boyunca gülebilir mi? Cevap evet. :) 5D sinema keyfini 2 defa çıkardık. 10 tane film içerisinden 2 film izledik gitmek isteyenler için snow ride önerilir.
Filmleri gayet kısa 5 ila 6 dk. arasında değişiyor. Genel olarak roller coasterlarda geçiyor. O hani aşağı inme, hızlanma, düşme gibi duyguları koltuk sayesinde yaşatıyor. Ne olucak yaw diyenler için diyorum ki gidin bir deneyin bakalım.

25 Ocak 2010 Pazartesi

Beyond A Reasonable Doubt - 2009

Geçtiğimiz yılın filmlerinden, Beyond A Reasonable Doubt. Türkiye’de beyaz perdeye gelememiş bir film. Ancak filmde benim çok sevmediğim bir yıldız olan Michael Douglas var. Her ne kadar Douglas baş rolde olmasa da.
Film öğle çok ahım şahım bir yapıt değil. Ancak filmin anlattığı bir şey var oda, başarılı olmak için her şey mübah mıdır? Veya başarılı olmak için hayatınızı dahi riske atmaya değer mi? Sorularını sordurmayı başarıyor. Bu bakımdan film bir kereliğine de olsa izlemeye değer bence.
IMDB

Elveda Akrepler


Ünlü Alman Hard Rock grubu Scorpions 40 yılın sonunda müzik kariyerlerine son vereceklerini açıkladı.
19 Mart'ta yayınlanacak son albümleri "Sting In The Tail" akabinde 2010 dünya turnesine devam edecek olan grup, sonrasında efsanevi kariyerini noktalamış olacak. Herkesin sevdiği Wind Of Change, Send Me An Angel, Still Loving You gibi balladların yanı sıra Hurricane, You and I, Dust In The Wind gibi parçalara da imza atan grup son olarak 2005 tarihli Humanity : Hour I adlı başarılı albümü yayınlamıştı. Gönüllerimize taht kuran Klaus Meine vokali ve hard rock'a 70lerdeki şeklini veren Schenker kardeşlerin büyüğü Rudolph grubu 40 yılı aşkın ayakta tuttular. Tek tesellimiz 22 Ağustos 2008de İstanbulda grubu canlı dinleyebilmemiz oldu ( hepimiz için değil tabi :)) .
Grup haberi web sitesi üzerinden "Important Message to our Fans" başlığı altında yayınladı. Müzik arenası pabucu hiphop ve rapçilere bırakırken. bir yıldız daha kaydı Rock tarihinden... geçmiş olsun.

23 Ocak 2010 Cumartesi

13. Ankara Caz Festivali 2010

Evet sevgili derleme sakinleri, 2010 a durgun girdiğimizin farkındayım. Haydi silkinip kendimize gelelim. biraz geç duyuruyoruz ancak umarım bağışlarsınız ocak ayında konserler olduğndan haberimiz yoktu. işte ankara caz festivali programı yer saat gün (;> Hepsine gidemeyeceğim kesin ama umarım bu sene geçen senekinden daha fazla konser izleme şansım olur.






13. Ankara Caz Festivali

şubat 2010

------------------------------------

15 Ocak 2010 Jack Terrason

Yer: Fransız Konsolosluğu

Saat:20:00

------------------------------------

17 Ocak 2010 Jack Terrason

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 19:00

------------------------------------

04 Şubat 2010 Cazın Kartalları

Hv. K. K. Caz Orkestrası

Solist: İlhan Gencer

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 20:00

------------------------------------

10 Şubat 2010 Çetin Akıncı Project

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 19:00

------------------------------------

10 Şubat 2010 Erdinç Aktuğ Quartet

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 21:00

------------------------------------

11 Şubat 2010 Tuluğ Tırpan Trio

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 19:00

------------------------------------

11 Şubat 2010 Schal Sick Brass Band

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 21:00

------------------------------------

12 Şubat 2010 Nilüfer Verdi

Yer: Bilkent Üniversitesi Adnan Saygun Salonu

Saat: 18:30

------------------------------------

12 Şubat 2010 Bilkent Senfoni Orkestrası

Şef: Klaus Weisse

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 20:00

------------------------------------

13 Şubat 2010 Kerem Görsev

Yer: Bilkent Otel

Saat: 20:00

------------------------------------

13 Şubat 2010 Aydın Esen Trio

Yer: Bilkent Otel

Saat: 22:30

------------------------------------

14 Şubat 2010 Emir Ersoy

Yer: Bilkent Otel

Saat: 20:00

------------------------------------

15 Şubat 2010 Ido Bukelman Trio

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 19:00

------------------------------------

15 Şubat 2010 Kamil Erdem & Rene Sopa Quartet

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 21:00

------------------------------------

16 Şubat 2010 Selen Gülün & Ulrich Drechstler

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 19:00

------------------------------------

16 Şubat 2010 Yıldız İbrahimova & Antoine Herve

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 21:00

------------------------------------

17 Şubat 2010 Ayşe Tütüncü

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 19:00

------------------------------------

17 Şubat 2010 Burçin Büke Trio

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 21:00

------------------------------------

18 Şubat 2010 Antonio Flinta Quartet

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 19:00

------------------------------------

18 Şubat 2010 Fahir Atakoğlu

Yer: Bilkent Konser Salonu

Saat: 21:00

------------------------------------

19 Şubat 2010 Michiel Borstlap

Yer: Bilkent Otel

Saat: 20:00

------------------------------------

19 Şubat 2010 Sibel Köse Quartet

Yer: Bilkent Otel North Shield

Saat: 22:30

------------------------------------

20 Şubat 2010 Aşkın Arsunan

Yer: Bilkent Otel

Saat: 20:00

------------------------------------

Şayetki bu özet bilgi bana yetmez hangi Quartet ta kimler var detay görmek isterim ben kim ne tarz çalıcak diyorsanız işte size detay bilgi için link;
http://www.ankaracazfestivali.org/

İnternetten ulaşamadığım şey se bilet fiyatları?!?

Hepinize iyi Festivaller . . .

22 Ocak 2010 Cuma

Doğum Günün Kutlu Olsun Derleme

Derleme adlı blog’umuz bundan tam tamına 3 yıl önce bu gün doğdu. Dile kolay 3 yıl içinde hayatı derledik. Etkilendiğimiz, serzendiğimiz, hoşumuza giden, gitmeyen, filmler, müzikler, kızlar, erkekler aklımaza gelen her şeyden bahsettik.
Kimi zaman yazdığımız yazıları takip ettik acaba yorum var mı? Birileri bir şeyler yazmış mı diye. Kimi zaman gıcık olduk, küstük derlemeye bir süre yazmadık. Ama o hep orda olmaya devam etti ve dile kolay 712 tane yazı bunla 713. yazımız ya da derlememiz.
Bu blogda emeği geçen herkesin ellerine sağlık, emeğe saygı sonuçta.

21 Ocak 2010 Perşembe

Paranormal Activity

O kadar çok yorum yapıldıki film hakkında evde izlemeyin, anlamsız saçma ve boşa izlemiş olursunuz gibisinden bu kadar benzer yorumları okuyunca elimizde cd olmasına rağmen tutturdum hadi sinemada izleyelim demeye. En sonunda bugün gittik ve izledik hawk' la.

Bilet alırken de sadece 2'mizin olması daha da bir ürküttü beni tabiki :) Geçtik arkaya kimse yok, karanlıkta endişeyle beklerken neyseki 6 kişi daha geldi. Oh dedim kalabalık olduk :)

Film başladı ve bende klasik korku filmi izlerkenki halimi aldım , eller kulakta ve gözler hafif kısık. Sese ve görüntüye karşı önlem ama tabi yanımdakini unutmuşum, her gergin sahnede beni dürtmeye çalışan d.hawkcım sağolsun bir rahat durmadı filmde. Bende uğraşmasın diye elini tutmaya çalışırken bir baktımki bizimkinin de eller buz ve sırılsıklam :D Meğersem benimle uğraşan kişi de pek bir ürkmüş halde hehe.

Filmle ilgili bir şey yazmak anlamsız bence, izlemek isteyene haksızlık etmek istemiyorum sadece öyle iğrenç korku filmlerinden değil, mide bulandırıcı sahneler de yok ama baya bir geriliyorsunuz arkadaşlar, ilk 20 dakikadan sonra sürekli bir şey olacak diye bekliyorsunuz ve filmin nasıl bittiğini anlamıyorsunuz. Filmin sonu da değişik... bunu da merak olsun diye yazdım:)

Birde sinemadaki çalışanlar pek bir aceleciydi, bizim seansı biran önce bitirip postalamaya çalışıyorlarmış gibi bir his verdiler bana, tam ara verdik biri geldi ara istemiyorsanız devam ettirelim deyince hepimiz mal gibi kaldık ve cevap veremedik ve film hemen başladı, bir de filmin sonunda en pis yerlerinden birinde ayakta kapı tarafında bir adam belirdi, o an ölüyorum sandım meğersem dangalak temizlik yapmaya girmiş içeri ne acelen var bekle dışarda be adam :)



19 Ocak 2010 Salı

Sharlock Holmes 2009

Sharlock Holmes hikayesi her zaman eğlencelidir benim için. gene filme gittim ve eğlendim. Sinemada izlenirmi izlenmezmi çok birşey söylemeyeceğim, ancak dedim gibi benim için keyifli bir filmdi. oyunculuk adına, Robert Downey Jr. ı taktir ettim. kendisini ironman den hatırlaya bilirsiniz.
Film ince detaylara boğulmuş sharlock holmes romanı havasından birşey kaybetmeden sürükleyici aksion filmi olmayı bvaşarmış bence. sinemada izlemek isteyenlerin unutmaması gereken nokta filmin ilk yarısının kısa olduğu ikinci yarısının daha uzun olduğu (;> film kısa sürücek galiba dedirten arken aradan sonra yok yaw gayet normalmiş filmin süresi dedirten ikinci yarısını izledik.
Film çıkışında yalnış hatırlamıyorsam arkamızdaki kızların, filmin adı holmes muş demeleri ilginç bir detaydı. Gidilir, izlenir, hepinize iyi seğirler.
Detaylı bilgi;
http://amazon.imdb.com/title/tt0988045/

Avatar 2010


Öncelikle filme gittim. 3D sinemada izlenir bir film bence. Yalnız öyle çok süper bir film olduğunu düşünmüyorum. Ama hakkını yemiyelim güzel film tekrar söylüyorum sinemada izlenir. animasyonlar için bayağı emek vede maddiyat harcanmış. birebir insan hareketleri ve mimikleri animasyon karakterlere oturtulmuş. Böylelikle oyuncuların oynamaları gerekmiş. Animasyoncuları mimikleri anime etmekten kurtarmışlar anlaşılan. Tabi bu beraberinde animasyoncuların alacakları parayı azaltmıştır. O parayı aktörler almıştır (;>
Filmin konusu hakkında ipuçları vericem ancak öncelikle film hakkında kendi görüşümü iletmek istiyorum. Hani şu küçüklüğümüzdeki şirinler çizgi filmini hatırlarsınız hepiniz. işte bence aradan yıllar geçmiş ve o şirinler büyümüşler dana kadar olmuşlar. (;> hala ormanda takılıyorlar kendi başlarına. şimdi internette dolanan Avatar ve Pocahontas senaryolarındaki benzerlikleri gösteren bir yazı var malesef ingilizce o yüzden olduğu gibi buraya koyacağım. ve filmi gören arkadaşların bu yazı hakkında da yorum yapmalarını rica edeceğim. Sevgiler saygılar;

16 Ocak 2010 Cumartesi

Rock 'n' Roll

Yeni bir yıla girdik, derleme ekibi susmayı tercih etti. Bu sebepten kendi arşivim ve çoğunluğu fücurun arşivinden, adında rock ‘n’ roll geçen parçalardan bir albüm hazırladım. Umarım beğenilerinize hitap eder.

rainbow - long live rock and roll
bob seger - old time rockn' and roll
acdc - it's a long way to the top (if you wanna rock 'n' roll)
acdc - rock 'n' roll singer
acdc - rock 'n' roll train
bad company - rock & roll fantasy
blue oyster cult - cities on flame with rock and roll
dio - rock 'n' roll children
electric light orchestra - rock 'n' roll is king
j.j. cale - rock & roll records
patti smith - rock 'n' roll nigger
poisen - rock and roll all nite
rolling stones - it's only rock 'n' roll
status que - i love rock and roll
ten years after - baby won't you let me rock 'n' roll you
traffic - rock 'n' roll stew
whitesnake - rock an roll angels
whitesnake - rock 'n' roll woman

http://rapidshare.com/files/313346541/rock-n-roll.rar.html