26 Ocak 2007 Cuma

Walk The Line

Sevgili gençler,
Bugün bu filmden bahsetmek istiyorum biraz. Çünkü benim hayatımda majör değişikliklere ve talihsiz durumlara neden olan bi film bu. Ulan nasıl hayatını değiştirir bi film dallama ? diye sorabilirsiniz tabi. Johnny Cash'in hayat hikayesiyle karışık hayatının aşkını onunla evlenmeye nasıl ikna ettiğinin öyküsüdür bu film. Cash Amerikanın Country Rock ikonlarından biri olmuş 50li yıllardan bu yana da ününü korumuş bir sanatçıdır. Sizi sadece filmin gerçek hayattan birebir hikayelerden alınmış olduğunu söyleyerek etkilemek yerine buna ek olarak Cash'in aşkının büyüklüğünüde anlatarak etkilemek isterim. Dilerseniz bu aşkı siz filmde izleyin ben sadece şu noktayla pekiştireyim ; June Carter Cash ( Johnny'nin karısı) Nisan 2003te öldükten beş ay sonra 16 eylül 2003te Johnny Cash vefat ediyor.

Gelelim bendeki etkilerine ; Gerçekten bu filmi ilk izlediğimde etkilenmemin sebeplerinden biri yatağıma yapışmış gün doğuşunu izlerken filmin bitmesiydi. Diğeri ise benimde büyük bir aşk yaşadığıma inanmam ve tıpkı Johnny gibi onun peşinden yıllarca koşmamdı. Ondan etkilenerek kendimi alkole vurdum kısa bir süre. Filmi 2006 ocak sonunda izledim ve ondan sonraki hayatım tam bir kaosa dönüştü. Aynen Johnny gibi davranmaya başladım. Tüm isteğim onun gibi amacıma ulaşmaktı. Fakat direğe tosladıktan sonra anladımki Johnny gerçekten şanslı bi adammış. Ben onun kadar değilim sanırım. Tek şansım direğin beni eşşek cennetine postalamamış olması. Falan filan işte gençler. Aşk acınız varsa bu filmi izleyin ve tekrar düşünün ama kendinizi alkole uyuşturucuya vermeyin Johnny gibi. Benden size tavsiye :)

Hiç yorum yok: